- When I was in middle school, table tennis was all the rage. (Ben orta okuldayken masa tenisi çok popülerdi)
- Have you ever eaten the walnut sandwich? It is all the rage right now. (Hiç cevizli sandeviç yedin mi? Şu an çok revaçta.)
- That song was all the rage last summer. (O şarkı geçen yaz popülerdi)
- I watched a film that is all the rage in Ankara these days. (Şu sıralar Ankara’da revaçta olan bir film izledim.)
- Do you really want to wear this hat that were all the rage in mid-19th century? (19. Yüzyılın ortalarında moda olan bir şapkayı takmayı gerçekten istiyor musun?)
Be all the rage:
Revaçta olmak. Bir şeyin moda olması, popüler olması.
Revaçta olmak. Bir şeyin moda olması, popüler olması.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder